DİVAN EDEBİYATI
  Sinan Pasa
 

Sinan Paşa’nın Hayatı

        1440-1486 Asıl adı Yusuf Sinaneddin'dir.Babsı İstanbul'un ilk kadısı Hızır Bey'dir.Hızır Bey'in babası da Sivrihisar Kadısı bulunan Celalüddin Efendi'dir.

        Sinan Paşa'nın annesi ise meşhur alim Molla Yegan'ın kızıdır.Sinan Paşa döneminin en yüksek ilim adamlarına mensup olup,böyle bir aileden gelir.Hızır Bey İstanbul Kadılığına atandığında 13-14 yaşında idi.İlk terbiyeyi babasından  aldı.Molla Yegan'ın meclislerine devam eden Molla Hüsrev ,Molla Gürani,Molla Kırimi,Hocazade,ve keseli gibi devrin büyük bilginlerinin söyleşi ve tartışmalarından yararlanmıştır.Tahsili konusunda kayıtlara rastlanmaz.Ancak çok genç yaşta çok geniş bir bilgiye sahip olduğu ,çok keskin bir zekası bulunduğu belirtilir.Sinan Paşa 1459 da babası ölünce Fatih tarafından Edirne'de Darül Hadis medresesine müderris olarak atandı.  Ardından kendisine "Hace-i Sultani" unvanı verilerek Padişah hocalığına "Sahnmüderrisliğine" atandı.1474 yılında müşaverelerinden yararlanmak için Sinan Paşa'yı vezaretliğe getirmiştir.Bu tarihten sonra da "Hoca Paşa" diye anılacaktır.1473 de Gedikpaşa'dan boşalan veziriazamlığa getirildi.Ancak aynı sene gözden düşerek azledildi.

        Fatih devrinde Ulema iki zümreye ayrılmıştı.Hürdüşünceli,serbest fikirlizümrede olanlar Sinan Paşa , Hocazamde ,Molla Lütfi,Ali Cemali gibileri Şeyh Vefa Hz.ne en yakın idiler.İkinci zümre ise Hatibzade , Ahaveyn,Efdalzade gibileri de bağnaz zümreyi oluşturuyordu.Basşalrında Karamani Mehmed Paşa bulunuyordu.

        Bu azil yobazların dilbazlığından yada genç yaşlarda başlayan "Şüphecilik" düşüncelerinden ileir gelmiş olabilir kanısında olanlar vardır.

        Sinan Paşa azledilince Hapsedilir.Ancak İstanbul Uleması topluca onun affını taleb ederler.Aksi halde hazırladıkları bütün eserlerini yakıp ülkeyi terk edeceklerini bildirirler.

        Bunun üzerine Sinan Paşa hapisten çıkarılır.Sivrihisar kadılığı ve müderrisliğine atanır.Ancak ardısıra bir de tabib gönderilir."Mecanine,münasib tedbirat/cinnetine uygunönlem" almasını da emret der.Tabib iznik'te Paşa'ya yetişir.Onu yeniden hapsettirir.günde 50 değnekle teavi yöntemine başlar.Bunu haber alan Molla Hüsameddin,Padişaha mektup yazıp bu tedaviden vazgeçilmesini rica etmiştir.Kurtulan Sinan Paşa sivrihisar'a gider.Fatih'in ölümüne kadar da  orada kalır.

        1481 yılında ll.Bayezid tahta geçti.Sinan Paşa'nın vezirliğini iade etti.günde 100 akçe ile de Edirne'de DArül'l Hadis Medresesi müderrisliğine atadı.

        1486 yılında ölen Sinan Paşa'nın Edirne'de öldüğü yada İstanbul'da ölüp Eyüp'te Ebu Eyübe-l Ensari'nin türbesinin yanına gömüldüğü tartışma konusudur.

        Felsefi kişiliği:Sinan Paşa Gencecik yaşta felsefeye karşı heves etti.Hatta Yunan felsefesinin etkisinde kaldı.bir şeyin "içyüzünü araştırmaya ve hakikati incelemeey doğru merakı vardı.Hatta "laedriyye'ciliğe" (bilinemezlik) merak sarmıştı.Daha sonra Şeyh Ebul Vefa hazretlerine intisap ederek tasavvufa yöneldi.

        O akla birinci derecede değer verir.Eşyanın hakikati bilinmelidir.Kişi sürekli aklına uymalıdır.Asılsa da akılda hata eksik olmaz.Araya verim girerse aklı karıştırır.

        Ünlü Ali Kuşçu,Fatih'in davetiyle İstanbul'a gelince Fatih,Sinan Paşa'ya ondan riyaziye(matematik) ve heyet (Astronomi) tahsil etmesini istemiş o da öğrencisi Molla Lütfi aracılığı ile bu bilimleri  öğrenmiştir.Hatta Kadızde'nin Çağmini Şerhine  haşiye yazarak bu bilimlerde de ustalaştığını göstermişti.

        Nazımlığı:Nazım tekniğine vakıftır.Bu ırsen de kendisine gelir.Bu yetenek nesirlerinde serbest nazım gibidir.Secili nesirinde kafiyeyi kolaylıkla kullanır.Vezni uygulamakta da zorluk çekmez.Yazarken sevk-, tabii içindedir.Ancak nesri nazımından üstündür.Nesri de nazmı da tabii sevkle yazmıştır.Ama yeteneğini nazımdan önce nesrinde aramak gerekir.Bunları yazarkende bir cazibededir sanki .Şairdir,İlahi bir şairdir.Didaktik eserleri de cezbedeb kaynaklanıp lirikleşir.

        Nesir yazarlığı:Secili usluba ağırlık verir.Kendisine "Stilist münşi" de denir.Uslüba onun kadar kıymet vern azdır.Kendisinden sonra bu uslubun en tipik örneğini Süleyman Nazif vermiştir.

    Eserleri:

   1- Tazarru'name :Allah'a yakarış ve Peygamberleri Hz.Muhammed'i alini ashabını veli ve imamları öven kitabıdır.İçinde manzumeler de vardır.

   2-Maarif name:Tazarrunameden sonra yazdığı kitabıdır.Ahlak ve nasihatname biçiminde yazılmıştır.Yer yer hikmetler öğütler bulunur.Ahlak-ı İslam -ı ta'lim eder.Dili son derece sade ve zengindir.

   3-Tezkliret'ül Evliya:Sinan Paşa'nın sonuncu Türkçe eseridir.Attar'ın tezkiresinde geçen evliyaşları anlatır,birkaç tanınmış aziz de buna ekler.

   4-Kısas-ı Enbiya

   Arapça Eserleri:

        1-Haşiye Ala  Şerh-i Mülehhas

        2-Risale-i mine'l- Hendese

        3-Mevakıf şerhine haşiye

        4-Hidaye'nin taharet bahsine ait risalesi

        5-eş-Şerif el Cürrani'nin cihetine cevap

        6-Kastalani'nin cüz (Atom ) itirazına cevap

        7-risale fi halli işkali muaddili mesiri'l Ularid

        8-Feth-ul fethiyye

        9-Risale fi cevabi kesteli amma  isteş kelehu min şerhi'l me vakıf

 
 
  Bugün 31 ziyaretçi (84 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol